ÖZET
Sağlık sorunları içinde önemli bir yer tutan acil olgular, genellikle adli nitelikleri de bulunan geniş bir olgu grubudur. Bu nedenle acil olgularda, hekimin sorumluluğu acil olmayan olgulara göre daha da artmaktadır. Tıbbi uygulama hataları (malpraktis) ile ilgili olarak hekimler hakkında açılan davalarda, Yüksek Sağlık Şurasına, Adli Tıp Kurumuna ve mahkeme veya savcılıklar tarafından belirlenen bilirkişi hekimin görüşüne başvurulmaktadır.
Bu makalede, 2000-2004 yılları arasındaki acil servis hizmetleri ile ilgili olarak, tıbbi uygulama hatalarını kapsayan ve Yüksek Sağlık Şurasından görüş alınan 112 olgu değerlendirilmiştir. Bu olgulardan, 57'sinde kusur olmadığına, 55 olguda ise tıbbi uygulama hatası olduğuna karar verilmiştir.
Hekime yüklenen hukuki ve cezai sorumluluk dikkate alındığında, özellikle acil olarak başvuran hastaların ayrıntılı olarak muayene edilmesi, uygun görülen laboratuvar incelemelerin ve konsültasyonların süratle yapılarak değerlendirilmesi, gerekli olan müşahede koşulları sağlanmadan hastanın gönderilmemesi veya sevk edilmemesi ve sevkin gerekli olduğu durumlarda önlemlerin alınarak, emniyetle sevk edilmesi ideal olan yaklaşım tarzıdır.